Atalarindan sana kalani haketmeye bak! Yoksa senin olmazlar.
Goethe
» GÜNÜN FIKRASI
Tiyatroda, ünlü oyuncu rolü gereği uşaklarına bağırır. -Atımı getirin! O sırada münasebetsiz bir seyirci Eşek olsa olmaz mı? diye seslenir. Oyuncu hiç istifini bozmaz: -Hay hay! Buyrun beyefendi!...
Sofya’da Bulgaristan Türk şiiri gecesi düzenlendi
» Sofya’da Bulgaristan Türk şiiri gecesi düzenlendi
Sofya’da Bulgaristan Türk şiiri gecesi düzenlendi
Dün akşam Bulgaristan Milli Radyosu (BNR) Türkçe Yayınları’ndan gazeteci Sevda Dükkancı ve BNT Türkçe Haberler Eski Spikeri Timur Halilov'un girişimiyle başkent Sofya'daki “Bulgaria” otelinin toplantı salonunda Bulgaristan`in farklı bölgelerinden katılan sairlerle şiir gecesi düzenlendi. Gecede Bulgaristan Türk şiirinin birçok örnekleri sunuldu.
Sevda Hanım ile Timur Bey, amaçlarının günümüzdeki Bulgaristan Türk şiirini tanıtmak olduğunu açıkladılar. Bulgaristan Türk şiirinin nasıl geliştiğini anlatırken Osmanlı-Rus Savaşı -1944 dönemi, komünist rejim (1944-1989) dönemi ve o zamandan günümüze kadar devam eden dönem olarak ele aldılar. Bu ayrı ayrı dönemlerde Bulgaristan Türk şiirinde göze çarpan özellikleri ve belli başlı temsilcilerini belirttiler.
Etkinlikte Türkiye Cumhuriyeti Sofya Büyükelçisi İsmail Aramaz, Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) Genel Başkanı Lütfi Mestan, Başkan Yardımcısı Ruşen Riza, HÖH Milletvekili Çetin Kazak, HÖH eski Milletvekili Ahmet Hüseyin, HÖH Gençlik Kolları Genel Başkanı İlhan Küçük, Yüksek İslam Enstitüsü (YİE) Rektörü Doç. Dr. İbrahim Yalımov, Başmüftü Yardımcısı Vedat Ahmet ve daha birçok Bulgaristan Türklerinin aydın kesiminin temsilcileri hazır bulundular.
Şiir gecesi programında Deliorman ve Dobruca şairlerinden Naim Bakoğlu, Mehmet Keçeci, Habil Kurt ve Rodoplar’dan Resmiye Mümün yer aldılar. Onlar kısaca kendilerini tanıttıktan sonra birkaç şiirini okudular. Habil Kurt’un paylaştığı şiirlerden biri, Timur Halilov’un rahmetli babası şair Ahmet Ali’ye adadığı “Şairin Ölümü” şiiriydi.
Daha sonra Ahmet Ali, rahmetli türkücü-şair Osman Aziz ve hasta olduğu için geceye katıklamayan bir başka Deliorman şairlerinden Mustafa Çete’nin de şiirleri okundu. Organizasyonda maddi ve manevi katkıda bulunan Büyükelçi İsmail Aramaz, Sofya’da olan çok küçük Türk toplumunun bu tür vesilelerle bir araya gelmesinin çok güzel bir olay olduğunu ifade etti. Bundan dolayı her zaman Sevda Dükkancı’ya ve Timur Halilov’a yürekten teşekkür ettiğini söyledi. Sayın Aramaz, “Aslında burada düzenlenen kültür akşamlarına geldiğimizde biz kendi kültürümüzü anlıyoruz ve kendimiz için gelmiş oluyoruz. Bu açıdan bir insan ayrı bir gurur duyuyor. Burada bunu yapıyor olmanızın ayrı bir anlam taşıdığını düşünüyorum. Çünkü Türkiye’de Türk olmak kolay. Bulgaristan’da Türk olmak kolay değil. Ama gördüğüm kadarıyla soydaşlarımız bence yeni bir dönemin başındadırlar. Bu vesileyle Sayın Lütfi Mestan’ı yeni görevinden dolayı kutluyorum. Soydaşımızın kendisinden büyük beklentileri, ümitleri olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki dönemde herkesin kendisine elinden geldiği kadar yardımcı olacağını ümit ediyorum” diye sözlerine ekledi. Büyükelçi, anılacak daha çok soydaşımız olduğunu ileri sürdü. Bunların arasından Koca Yusuf, Recep Küpçü, Naim Süleymanoğlu, Mümin Gençoğlu’nun isimlerini saydı.
Sayın Lütfi Mestan, “Şiir gönülden gönüllere, kalpten kalplere yol bulan, insanı insan yapan bir duygudur. Bu akşam bizleri çok mutlu ettiniz. Çok büyük bir heyecan yaşattınız” dedi.
Rodoplar’da dünyaya gelmesine rağmen çocukluğunda en sevdiği şarkıların hep Tuna’yı anlattıklarını paylaştı. HÖH Genel Başkanı, “Bu akşam Bulgaristan’da Türk dünyası kitabının yeni bir sayfasını açtınız benim için” diyerek, teşekkürlerini sundu. Bundan böyle bu tür inisiyatiflere daima yardımcı olacaklarını vaat etti ve Sevda Dükkancı ile Resmiye Mümün’e birer demet çiçek sundu.
Daha sonra sözü alan Sofya Türk Kültür Merkezi Başkanı Dr. Sabri Alagöz, Bulgaristan Türkü’nün tarihinin 134 yıldan beri hep böyle gelmiş ve böyle gittiğini ifade etti. Gazeteci, yazar, çevirmen, şair ve toplumcu olarak nihayet 76 yaşında Bulgaristan Gazeteciler Birliği’nin “Altın Kalem” ödülünün sahibi olduğunu paylaştı. Dr. Alkagöz, ilk şiir kitabının 1969 yılında çıkması gerektiğini, fakat katalogda kaldığını açıkladı. Üniversite yıllarında Osman Aziz, Faik Arda, Naci Ferhadov, Recep Küpçü’nün şiirleriyle birlikte Merkez Komitesi’nin çekmecelerinde tutuklu kaldıklarını ve orada ömrünü yitirdiklerini dile getirdi. “İki Mezar Arasında” şiirini okudu.
İstanbul Sabancı Üniversitesi’nde Arapça hocalığı yapan Smolyan (Paşmaklı) doğumlu daha çok Bulgarca yazan şair Aziz Taş da “Hani Tuna’nın İlk Sahibi” adlı Türkçe şiirini okuyarak, bundan böyle Türkçe şiir yazmaya ağırlık vermeye çalışacağını söyledi.
Şiir gecesi, Tek Rumeli TV’de önümüzdeki salı akşamı saat 20.00’den itibaren yayınlanan “İstikamet Balkanlar” programında izlenebilir.