Ana Sayfa  |   İletişim   |   Banka Hesap Numaraları   |  
Ana sayfaya gitmek için tıklayınız
 
» MENÜ
   ATATÜRK KÖŞESİ


   ÜYELİK FORMU


   YÖNETİM KURULU


   KADIN KOMİSYONU


   GENÇLİK KOMİSYONU


   KADIN KOMİSYONU GEZİLERİ


   FAALİYETLERİMİZ


   RUMELİ MÜZİKLERİ


   BALKANLAR


   GÖREV YAPMIŞ YÖNETİM KURULLARI


   DENETİM KURULU


   TÜZÜK


   E-DEVLET LİNKLERİ


 » ÜYE GİRİŞ BÖLÜMÜ
Kullanıcı Adınız :
 
Şifreniz :
 
             
Yeni Kayıt -  Şifremi Unuttum
 » EN SON VEFAT DUYURULARI
» 19.04.2024 / Saliha Gündoğdu Akman Vefat
» 17.03.2024 / Cüneyt Şengül Vefat
» 22.01.2024 / Arif Balta Vefat
» 20.01.2023 / Münevver Peşin Özen Vefat
» 19.12.2023 / Cemil Sürekoğlu
Tüm Vefat İlanları »»
 » HAFTANIN YAZISI
Hasan Yeniciler
» Değerli Üyelerimiz
Yazarın Tüm Yazıları »»
 » İLAN PANOSU
    İlanlara Bakın

İlan Ekleyin
 » ZİYARETÇİ DEFTERİ
    Defteri Okuyunuz

Deftere Yazınız
 » HAVA DURUMU
     
 » GÜZEL SÖZ
Sirkeyi, sarımsağı düşünen
hesaplayan paçayı yiyemez .
 » GÜNÜN FIKRASI
Garson kendisinden bifteğin pişkin olmasını isteyen müşteriye yemeğini bitirdikten sonra sordu : -Bifteği nasıl buldunuz efendim? Müşteri sertçe cevap verdi : -Patateslerin arasından güçlükle
 

Modern Zamanlarda Baba Olmak
» Modern Zamanlarda Baba Olmak

Modern Zamanlarda Baba Olmak

Köşe Yazısı; Nevval Sevindi

 

“Nesiller arasındaki geleneksel bağlar koptukça ve çekirdek aile bağlantıları zayıfladıkça,popüler kültür, giderek yükselen bir şekilde ,geleneksel değer taşıyıcıları ve pratik aklın-genişletilmiş aile,kilise,cemiyet-yerini almıştır.”*

Uzun konuşmalar ve akıl danışmalar,samimi sohbetler, ağlayarak rahatlamalar yerine hızlı çözümler peşinde olmak özendiriliyor. Bana nasıl yazar olunacağını sorduklarında anlattığım okuma ve yazma programı gözünü korkutan bir genç kız şöyle demişti:”daha kolay bir yolu yok mu yani?”Televizyon gerçeği sahtesinden ayırmayı engellerken, doğallıkla yapaylık yer değiştirmiş durumda. O kadar ki, televizyon sizi “baştan yaratıyor”! ABD’de 2000 yılında 3milyonun üstünde kozmetik ameliyat yapılmış.

 

Televizyon anne ve baba vekili olarak çalışırken papaz görevini de yerine getirmekte ABD’de.1974’de 9tane dini kanal varken,1996’da 257’ye yükselmiş. Bir diğer hızla büyüyen sektör yemek ağı olarak kablolu yayınla 27 milyon eve ulaşmış.

 

Türkiye’de anneler çocukları uslu dursun diye devamlı televizyon önüne koyarlar,yemek yeme kolaylığı için de yine çizgi filmler,müzik klipleri seçilir. Babalar da gelir gelmez yemeklerini televizyon önünde yemek isterler. Herkes televizyona bakarak yemek yer. Ailece trans hali! Ailenin konularını da televizyon dizileri ve eviçi dikizleme programları, yarışmalar oluşturur. Çok eğitimli insanlar bile “kafamı boşaltıyor” diyerek en popüler yarışma programlarını izlemekteler. Daha yeni hiç umulmadık bir şekilde Isparta’da geleneksel bir aile içi şiddet en trajik biçimde yaşandı. Çünkü ortak konu televizyon olunca, mavi kutudaki şiddet yalancıktan sanıldıkça kaçınılmaz bir şekilde hayatların içi boşalıyor. Birbirini tanıdığını sanan insanlardan aile meydana gelmiyor maalesef. Ailenin ortak değerleri ve sevgi yok olunca yalnızlık kara bir bulut gibi çöküyor aileye. Kimse kimseyi gerçekten tanımaz hale geliyor. Sadece bir arada oturmak aile anlamı içermiyor.

 

Her odaya televizyon büyük bir marifet sanılmaktadır. ABD’de çocukların yüzde 65’inin odasında televizyon bulunuyor.Her üç çocuktan biri televizyonuna bağlı video cihazına ve video oyunlarına sahip.

 

“Elektronik oyuncaklar zehirleyici şekilde eğlencelidir,ancak bu oyuncaklar bizi oyunun önemli bir arkadaşı olan boş zamandan uzaklaştırmaktadır.On yıl önce felsefe profesörü Barrett şunları yazmış:”Boş zman önemsiz bir meşguliyet değildir;işin zayıf bir uzantısı değildir; yaşamın hengamesi içindeki bir şekilde doldurulması gereken bir aralık ya da boşluk değildir.Boş zaman tam anlamıyla ,en dolu ve tamam haliyle yaşanan bir yaşamdır.”En temel anlamıyla, boş zaman hayatın görünen anlamını ve amacını sorgulamaya olanak sağlar. Boş zaman sükunet,sabır,özen ve açık kalpli olmayı gerektirir.

Sükunet düşünceyi besler,yansıtma aklı geliştirir,dinleme ise insanlığı yaratır.” Televizyon bizim sükunetimizi ve birbirimizi dinleme becerimizi elimizden aldı. Anne babalar birbirlerine tahammül edemediğinden midir nedir o televizyon hiç kapanmaz. Hep radyo gibi çalışır durur. Mavi ışık yandıkça yalnızlıklar çoğalır. Çocuklar eteklerimizden çekiştirir. Babalara çocuklar bir şeyler demek ister küçükken, elinde bir kırık oyuncakla gelir belki de. Baba televizyondan gözünü ayırmadan “şimdi maç seyrediyorum,annene git”der otomatik bir sesle.Çocuk bir çok deneme yapar, ancak başarısızlığı onu içine,odasına,bilgisayarına ve daha sonra arkadaşlarına bağlar. Hep canı sıkılan çocuklar böyle yeşerir çevremizde. Kornaların,zillerin çaldığı, ışıkların yanıp söndüğü,mavi ışıkların parıldadığı bu dünyada 77 milyon yeni yetişenin anlam arayışına şaşmamak gerekir. ABD’de milyonlarca insan Budist oluyor, new age dinlerle haşır neşir ve de her türlü mistik anlam pırıltısına koşuşturuyor. Bu da büyük bir Pazar yaratıyor.

 

Televizyonun modern “aile şöminesi” olduğu mecazı iyimser bir ifade.Aile üyeleri kendi tercihlerini izlemeyi veya müziği dinlemeyi farklı odalarda hapsolmayı normalleştirmekte. Bir çok Amerikalı gibi bizler de izole yaşamaya başladık. Yan yana odalarda ama gözümüzün içine bakmadan. Teknolojiye ver zamanlarını , kurtul sıkıntıdan parolası içimizin boşalmasının şarkısıdır. Anneler babalar sadece belli günlerde değil, her gün anne ve baba olduğunuzu hatırlayın. Ev işlerinden, para kazanma savaşından daha büyük bir çabanın sizi beklediğini unutmayın;aile olabilmek. Toplum için insan yetiştirmek, robot değil.

 

Babasını özleyen çocuklar için bugün güzel bir gün babalar günü hepinize kutlu olsun. Babanız size nasıl davranırsa siz de çocuğunuza öyle davranacaksınız, kuşaklar kültürü böyle devrederler. İyi babalık gören iyi baba, iyi anne ile yetişen iyi anne olabilir. Başka çare yoktur. Bahçemizde gür,kokulu çiçekler emekle yetişiyor, teknolojiyle değil.

 

*İnsan ve Teknoloji John Naisbıtt Global Yayın Ajansı

 

Nevval Sevindi

 

RUBASAM COM

 


  |   26.09.2014  |   | Okunma : 1024 |   |Bu Haberi Yazdır|    Haberi Facebookta paylaşmak için tıklayınız